KAYIP VE YAS SÜRECİ

 

Yas, kayıp karşısında verilen doğal ve güçlü bir tepkidir. Çoğu kişi hayatının bir noktasında kaybı deneyimleyebilir ancak herkesin yas tutma biçimi birbirinden farklıdır. Herkesin yas sürecinde farklı olsa da çoğu insanın ortak olarak geçtiği belli aşamalar vardır.

Yasın 5 Evresi

Yas, bireysel bir süreçtir ve kültür, gelenekler, ritüeller, inançlar ve sosyal normlar gibi faktörlere göre yas süreci şekillenebilir. Bunun yanı sıra kaybın nasıl gerçekleştiği, kayıpla aradaki ilişkinin dinamikleri gibi unsurlar da yas sürecini etkileyebilir.

Sağlıklı yas süreci genellikle 6 ay ile 1 yıl arasında sürmektedir ancak kaybın acısı yas tamamlandıktan sonra bile kişiye zaman zaman bir sızı hissettirebilir. Kübler Ross’a göre yasın 5 farklı evresi bulunmaktadır:

1. İnkar ve Şok Evresi

Kaybın ardından gelen ilk dönemde şok, inkar, panik ve kafa karışıklığı gibi duygular görülebilir. Kişi kaybı kabullenmekte güçlük çeker ve Böyle bir şey nasıl olabilir? Bu yaşananlar gerçek olamaz. gibi düşüncelere kapılır. Sevdiği birini kaybeden kişiler, yaygın bir şekilde Şu kapıdan girecek gibiydi. Sabah uyandığımda onu göreceğimi düşünürdüm. gibi ifadelerle sevdikleri insanın artık hayatta olmadığını henüz kabullenemediklerini dile getirirler.

2. Öfke Evresi

İnkarın ardından kayba ilişkin öfke duyguları açığa çıkmaya başlar. Kişi kendisini, etrafındakileri, hatta kaybettiği insanı bile suçlamaya başlayabilir. Düşmanca davranışlar ve Neden ben? Bu hiç adil değil. gibi düşünceler yaygın olarak görülür. Başına gelenleri hak etmediğini düşünen kişi, kayıp karşısında yoğun bir öfke duymaya başlar.

3. Pazarlık Evresi

Suçluluk hissiyle birlikte ‘Ya daha çok çabalasaydım.’, ‘Eğer her şey normale dönerse ben de … yapacağım.’ gibi yaşananları telafi etme çabaları ortaya çıkar. Kişi kaybı önlemek için aslında neler yapabileceği üzerine düşünüp durur.

4. Depresyon Evresi

Yorgunluk, çaresizlik, umutsuzluk hisleri yoğun bir şekilde hissedilir. Kişi yaşananlara dair algısını yitirmeye başlamış gibidir, kendini etrafındaki insanlardan soyutlayabilir. Ağlama krizleri, uyku ve beslenme sorunları gibi depresif semptomlar görülebilir. Kaybın yavaş yavaş idrak edilmeye başlandığı bu dönemde Yaşamın, tüm bunların anlamı ne ki? gibi sorgulamalar görülebilir.

5. Kabullenme Evresi

Kaybın etkilerinin ve yeni koşulların kabullenildiği, yeniden ilerlemeye hazır olunan dönemdir. Kişi durumun değiştirilemeyeceğini ve kaybını kabullenir. Kabullenme dönemi, kişinin kaybın ardından da yaşama devam edebildiği, zaman zaman kaybın acısını hissetse de bununla yaşamaya devam edebildiği dönemdir.

Kayıp ve Yas Sürecinin Belirtileri

Kayıp ve yas süreci, her insanda farklı yaşanan bir süreçtir, kişiseldir. Her insanın yas sürecinde olduğunu gösteren belirtiler farklı olabilir. Ancak bu kayıp ve yas süreci yaşayan kişilerde görülen bazı ortak belirtiler de vardır. Bu belirtiler fiziksel, duygusal, bilişsel, davranışsal olarak ayırılabilir.

Fiziksel Belirtiler: Kişiler yas sürecinde nefes alamamaktan, sürekli yorgun hissetmekten şikayet edebilir. İştah azalması ya da üzüntüyü yemekle bastırmak için iştah artması da yaşayabilirler.

Duygusal Belirtiler: Mutsuzluk, üzüntü, çaresizlik, suçluluk, umutsuzluk ve öfke gibi duygusal belirtiler yas sürecinde sıklıkla görülür.

Bilişsel Belirtiler: Dikkat dağınıklığı, unutkanlık, odaklanamama, olumsuz ve kötü düşünceler

Davranışsal Belirtiler: Yas sürecindeki bazı kişiler yaşadıkları acılar dolayısıyla çevrelerinden uzaklaşırlar. Bazen de kaybedilen kişinin yokluğuna alışamadıkları için onları hatırlatan her şeyden kaçmaya çalışırlar.

Yas Ne Zaman Sorun Haline Gelir?

 

Yas tepkilerini erteleyen insanlar bir süre sonra ağır olabilecek fiziksel ve ruhsal rahatsızlık belirtileri gösterirler ki bunlar da yasın yaşanmasını daha da zorlaştırır.

 

1. Kaybı ilk zamanlarda olduğu gibi uzunca bir süre inkâr etmek ya da bastırmak,

2. Kayıp hakkında konuşurken çok ağır ve yoğun duygusal tepkiler vermek,

3. Kaybı hatırlatan herkesten ve her şeyden kaçmak,

4. Kayıp sonrası hayatı değiştirecek çok büyük değişiklikler yapmak

5. Üzerinden uzunca bir süre geçmesine rağmen ölen kişi hakkında konuşulurken yaşıyormuş gibi şimdiki zaman dilini kullanarak bahsetmek,

6. Kaybedilen kişinin eşyalarını uzun süre saklamakta direnmek,

7. Günlük söyleşilerde kayıp konusunu sıkça gündeme getirmek ya da olmamış gibi hiç bahsetmemek

8. Kayıptan sonra uzun süreli bir depresyon yaşamak ve normal hayat işlevlerini yerine getirmekte zorlanmak,

9. Uzun bir süre hastalık ya da ölümle ilgili çok yoğun korkular yaşamaya başlamak,

10. Madde ya da alkol kullanımı ve şiddete başvurma gibi davranışlarda bulunmak,

11. Kaybın yıldönümünde çok ağır yas tepkileri vermek,

12. Mezara gitmemek ve dini ritüellerden kaçınmak.

Yas tutma sürecini sağlıklı tamamlamak için yapılabilecekler:

 

  • Kayıp yaşayan kişinin tanıdığı ve kendisini dinleyen insanlarla vakit geçirmesi,
  • Kişinin duygularını dışa vurması, etrafındaki insanlarla yaşadığı kayıpla ilgili konuşması bu duygularını saklamaya çalışmaması,
  • Yas tutan kişinin sağlığına dikkat edilmesi, beslenmesine ve uyku düzenine önem verilmesi, yasla başa çıkabilmek adına alkol veya herhangi bir uyuşturucu madde kullanımından kaçınılması,
  • Hayatın devam ettiği ve yaşanılması gerektiğiyle ilgili kabulleniş zor ve zaman alsa da geçmişe değil geleceğe bağlı kalınması,
  • Kayıpla yüzleşmekten kaçınmak adına yas tutan kişinin hayatında büyük bir değişiklik yapmaması gerekmektedir. Örneğin, iş değiştirmek, taşınmak, tekrar evlenmek, hemen yeni bir çocuk dünyaya getirmek gibi. Kişi kendisine zaman tanımalı ve öncelikle kaybı kabullenip hayatına devam etmelidir.
  • Yas tutma süreciyle başa çıkmanın zor olduğu hissedildiğinde profesyonel yardım almaktan kaçınılmaması. Bu durum zayıflık değil hayata devam etme isteği ve gücünün varlığı olarak yorumlanmalıdır.

 

Ölüm dışındaki bazı önemli kayıplar da duygusal anlamı nedeniyle yas reaksiyonu gelişmesine neden olur.

Eş veya sevgiliden ayrılma, iş kaybı, servet kaybı(iflas), göç ve muhit değiştirme durumlarında kaybedilenlerin kabulü için bir yas süreci gerekir. Bu durumlarda yine yas patolojik hale gelmişse uzman yardımı ve tedavi gerekir.

Eş ya da sevgiliden ayrılmak aynı bir yakının kaybı gibidir. Bu defa kayıp ölüm yoluyla değil ayrılıkla yaşanmıştır. Yine bir yas reaksiyonu görülür. Öncelikle olaylara inanamaz, şok ve şaşkınlık, ardından öfke ve pazarlık evresi gelir. Öfke döneminde onun sevmediği yanlarını büyütür. Sonra gelen pazarlık aşamasında "Keşke şöyle yapsaydım yada yapmasaydım?" gibi hesaplaşmalar yapılır. Kaybın fark edilmesi ile çökkün, depresif duygulanım yaşanır. Sonunda, kabullenme ve yeniden hayata dönüş olur. Bazen kişi ayrılık acısına dayanmak için hemen yeni bir ilişkiye başlar. Bu yas sürecini engeller, olumsuz duygu yükünün birikimi çoğunlukla başka psikolojik sıkıntılar şeklinde açığa çıkar.